Türkiyede ilk defa hastalarıyla empati kurmak için ameliyat masasına yatan Op. Dr. Eyüp Bozkurt kurguda olsa hissettiklerinin çok farklı olduğunu belirtti ve tüm detayları paylaştı.
Op. Dr. Eyüp Bozkurt İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde tıp eğitimini tamamladı. Tıp Fakültesi eğitimi sırasında ABD’de Columbia Üniversitesi’nde Genel Cerrahi stajı yaptı.
Tıp Doktoru ünvanını aldıktan sonra İstanbul üniversitesi Temel Bilimler Bölümünde çalıştı. Daha sonra İstanbul Bakırköy Dr.Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Kulak Burun Boğaz ve Baş ve Boyun Cerrahisi ihtisasını tamamladı.
Uzmanlık sonrası Burun ve Yüz Estetiği alanında yoğunlaşarak bu konuda çeşitli çalışmalarda bulundu.
Türkiyede ilk defa hastalarıyla empati kurmak için ameliyat masasına yatan Op. Dr. Eyüp Bozkurt kurguda olsa hissettiklerini şu şekilde açıkladı,
1) Ameliyathane soğuk bir ortam. Hakikaten öyleymiş.
2) Yani.. Çok da büyük bi hastalığım yok aslında. Olmasa mıydım acaba ?
3) Bi seferde olayım da kurtulayım. İnşallah güzel ve nefes alabilen bir burnum olur
4) Doktoruma çok güveniyorum. (Bu gerçekten olması gereken. Aksi halde asla bu ameliyat olunmaz)
5) Normalde müsamaha göstersem bile, şu anda hiç espri kaldıracak halde değilim.
6) Ameliyata girecek hemşire şu mu acaba ? (Ameliyathanedeki hastayla teması olan yada olabilecek herkesin hastaya kendini tanıtması o kadar önemliymiş ki. Oraya yatınca daha iyi anladım)
7) Kızım bugün okuldaki yemeği yer mi acaba ?
8) Ağrı çok olacak mı ? Doktor olmaz demişti ama.. Gerçi doktorların ağrı konusunda söylediğine de ne kadar inanılır.
9) Susadım ama su içesim de yok.
10) Ne kadar sürer acaba ? Amaan ne kadar sürerse sürsün, ben uyuyacam nasıl olsa.
11) Ameliyathane Türkiye’nin en güvenilir ortamı şu anda derken Eyüp Hoca ne demek istedi ya? Doğru aslında..
12) Bizim doktor nerede ?? Hah şurdaymış..
Bu farkındalığı yaratarak hastaları ile iletişimini güçlendiren Op. Dr. Eyüp Bozkurt,
“Burun hem estetik hem de fonksiyonel açıdan çok önemli bir organ. Burun estetiği uzmanı burun içerisindeki konka ve lenf dokularına, mukoza yapısı ve fizyolojisine hakim olması gerekir. Bunun yanında burnun yüze uyumunu da değerlendirebilmeli, yüzü bir bütün olarak ele alabilmelidir. Kaş-burun çizgisi, göz kapağı estetiği, göz altı ışık dolgusu, profiloplasti, çene ucu estetiği, alna yağ enjeksiyonu hatta kulak estetiği gibi konularda hastasına alternatifler sunabilmelidir. Hekim ve hasta bütün ayrıntıları konuşup birlikte hareket edebilmelidir” diyerek inanmadığı hiçbir tedaviyi hastalarına uygulamadığını belirtti.